Yakın Geçmiş Zaman – Present Perfect Tense

present perfect tense

Bu zamanın Türkçede tam bir karşılığı yoktur. Kolay anlaşılabilmesi için “Yakın Geçmiş Zaman” olarak ifade edebiliriz.

Present Perfect Tense Konu Anlatımı

1) Present Perfect Tense geçmiş ile günümüz arasında yaşananları ifade etmek için kullanılır.

I have lived in Istanbul for 10 years. 
10 Yıldır İstanbul’da yaşıyorum (10 Yıldır İstanbul’dan hiç ayrılmadım, hala yaşıyorum).

Yukarıdaki cümlenin birebir çevirisi “10 Yıldır İstanbul’da yaşadım”dır, fakat anlam düşüklüğü olmaması için “yaşıyorum” olarak çevrilir.

Simple Past Tense ve Simple Present Tense ile mukayesesi için aşağıdaki örnekleri inceleyiniz.

Simple Past Tense
I lived in İstanbul 10 years ago. 

10 Yıl önce İstanbul’da yaşadım (Artık yaşamıyorum).

Simple Present Tense
I live in Istanbul. 

İstanbul’da yaşıyorum (Halihazırda yaşıyorum. Geçmişte ne kadar yaşandığı belirtilmiyor).

2) Present Perfect Tense aşağıdaki zaman ifadeleri ile birlikte kullanılır.

Present Perfect Tense Zaman İfadeleri

for : –dir, boyunca (geçen süre belirtilecekse “for” kullanılır)
since: –den beri (sürenin başlangıcı belirtilecekse “since” kullanılır)

I have lived in İstanbul for 10 years. 
10 Yıldır İstanbul’da yaşıyorum.
Dikkat: “I have lived in İstanbul since 10 years.” olmaz çünkü “since” geçen sürenin başlangıcını belirtir.

I have lived in Istanbul since 2003. 
2003’ten beri İstanbul’da yaşıyorum.
Dikkat: “I have lived in İstanbul for 2003.” olmaz çünkü “for” geçen zaman aralığını belirtir.

Daha anlaşılır olması için bir örnek daha verelim. Bir arkadaşınızla saat 8:00’de buluşmak üzere randevüleştiğinizi düşünün. Siz saat tam 08:00’de buluşma noktasına vardınız, fakat arkadaşınız 45 dakika gecikti. Bu durumda ifade şekli şu şekilde olmalıdır.

I have awaited you for 45 minutes. 
45 Dakikadır seni bekliyorum (geçen süre dilimi belirtiliyor).

I have awaited you since 08:00. 
Saat 08:00’den beri seni bekliyorum (sürenin başlangıcı belirtiliyor).

Just:  şimdi
I have just finished my work. 
İşimi şimdi bitirdim (daha yeni bitirdim).

already:  zaten, bile
I have already finished my work. 
İşimi zaten bitirdim (İşimi bitirdim bile).

never:  asla, hiçbir zaman (cümleye olumsuzluk anlamı katar)
I have never seen such an expensive car. 
Bu kadar pahalı bir araba hiç bir zaman görmedim.

She has never lent me some money. 
O bana hiçbir zaman borç vermedi.

He has never climbed the mountain Everest. 
Everest dağına hiç tırmanmadı.

ever:  hiç (soru cümlelerinde), hayat boyunca (olumlu cümlelerde)

Have you ever been to Istanbul? 
Hiç İstanbul’da bulundun mu?
Has he ever climbed the mountain Everest? 
Everest dağına hiç tırmandı mı?
She is the most beautiful girl I have ever seen. 
O, hayatımda gördüğüm en güzel kız.

yet: hala (soru halinde), henüz (olumsuz cümlelerde)

Have you finished your work yet? 
İşini hala bitirmedin mi? (Anlam olarak olumsuzdur, fakat olumsuzluk eki olan “not” eki almaz).

No, I have not finished it yet. 
Hayır, henüz bitirmedim.

so far:  şu ana kadar, şimdiye kadar
until now:  şu ana kadar, şimdiye kadar
until to the present:  şu ana kadar, şimdiye kadar
I have saved $10.00,00 so far. 
Şu ana kadar 10.000,00 dolar biriktirdim.

lately:  son zamanlarda
recently:  son zamanlarda
It has rained a lot lately. 
Son zamanlarda çok yağmur yağdı.

today:  bugün
They have not visited us today. 
Onlar bugün bizi ziyaret etmediler.

this month:  bu ay
this year:  bu yıl
My car has broken a few times this month. 
Bu ay arabam birkaç kez bozuldu.

before:  daha önce, -den önce
He has climbed the mountain Everest before. 
Everest dağına daha önce tırmandı.

several times:  birkaç kez
two times:  iki kez
He has climbed the mountain Everest several times. 
Everest dağına birkaç kez tırmandı.

have / has gone: gitti (hala orada, henüz dönmedi)
have / has been: bulunmak (gitti ve geldi)

My father has gone to Spain. 
Babam İspanya’ya gitti (hala orada).

My father has been to Spain. 
Babam İspanya’da bulundu (İspanya’ya gidip geldi).

Şayet bu cümle Simple Past Tense’te kullanılsaydı anlamı biraz daha farklı olurdu, aşağıda görebilirsiniz.

My father went to Spain in 2012. 
Babam 2012’de İspanya’ya gitti (Hala orada değil, geçmişte belli bir zamanda yaşanan olayı ifade eder).
Dikkat: “My father has gone to Spain in 2012.” olmaz çünkü tarihler Present Perfect Tense’te kullanılmaz.

Present Perfect Tense Olumlu Cümleler

Özne + yardımcı fiil (have / has) + fiil 3. hali + nesne + zaman

I have 
You have 
We have 
They have 

We have earned a lot of money thanks to our job. 
İşimiz sayesinde çok para kazandık (hala kazanmaktayız).

He has 
She has 
It has 

She has earned a lot of money thanks to her job. 
İşi sayesinde çok para kazandı (hala kazanmaktadır).

Present Perfect Tense Olumsuz Cümleler

Özne + yardımcı fiil (have not / has not) + fiil 3. hali + nesne + zaman

I have not (haven’t)
You have not (haven’t)
We have not (haven’t)

They have not (haven’t)

We have not earned a lot of money thanks to our job. 
İşimiz sayesinde çok para kazanmadık (hala kazanmıyoruz).

He has not (hasn’t)
She has not (hasn’t)
It has not (hasn’t)

 She has not earned a lot of money thanks to her job. 
İşi sayesinde çok para kazanmadı (hala kazanmıyor).

Present Perfect Tense Soru Cümleleri

Yardımcı fiil (Have / Has) + özne + fiil 3. hali + nesne + zaman

Have I
Have you
Have we
Have they

Have you earned a lot of money thanks to your job? 
İşiniz sayesinde mi çok para kazandınız? (hala kazanıyor musunuz?)

Has he
Has She
Has it

Has she earned a lot of money thanks to her job? 
İşi sayesinde çok para kazandı mı? (hala kazanıyor mu?)

Present Perfect Tense Kısa Cevaplar

Olumlu Kısa Cevaplar

Yes, I have 
Yes, you have 
Yes, we have 
Yes, they have 

Yes, he has 
Yes, she has 
Yes, it has 

Olumsuz Kısa Cevaplar

No, I have not. 
No, I haven’t. 

No, you have not. 
No, you haven’t. 

No, we have not. 
No, we haven’t. 

No, they have not. 
No, they haven’t. 

No, he has not. 
No, he hasn’t. 

No, she has not. 
No, she hasn’t. 

No, it has not. 
No, it hasn’t. 

Videolu Ders Anlatımı

Alıştırmalar

Boşluğa gelebilecek uygun ifadeyi seçiniz.

Present Perfect Tense Testi

Aşağıdaki cümlelerde gelmesi gereken uygun seçeneği bulunuz.
1.
I have never
to Ankara.
2.
We
you since morning.
3.
Where
your father gone?
4.
their work yet?
5.
Have you ever
to abroad recently?
6.
They have
had dinner.
7.
Where
on holiday last year?
8.
My brother and sister have been ill
last week.
9.
Have you
tried bungee jumping?
10.
My computer has broken down
this year.

Cevap Anahtarları
1) been 2) have waited 3) has 4) have they finished 5) been
6) already 7) did you go 8) since 9) ever 10) five times

24 YorumlarYorum Bırak

  • “He has never climbed the mountain Everest.” cümlesi geniş zaman değil mi “has” neden kullanıldı?
    “He never climbs the mountain Everest” olması gerekmez mi?

    • Hakan Bey; iki cümlenin kullanımı da doğrudur, fakat anlamları arasında fark vardır. İlk cümlenin anlamı “Hayatı boyunca hiç Everest dağına tırmanmadı”. İkinci cümlenin anlamı ise “Everest dağına asla tırmazmaz” dır.

Yorum Yap

E-posta adresiniz yayımlanmayacaktır. Gerekli kısımlar * olarak işaretlenmiştir.